Hollanda Meclisi, Salı akşamı yaptığı oturumda, Türkiye'den Yunan sınırına yönelen yeni mülteci akışını görüştü. İktidar ve muhalefete bağlı çok sayıda milletvekili, Yunanistan sınırındaki mülteciler konusunda Türkiye'yi suçladı.
Bazı milletvekilleri, Türkiye'nin, 2016 yılında imzalanan mültecilerin geri kabulüne ilişkin anlaşmayı tek taraflı olarak iptal ettiğini savundu.
BBC'nin haberine göre, Hükümet adına söz alan Liberal Sağ Parti (VVD) Milletvekili, Güvenlik ve Adalet Bakan Yadımcısı Ankie Broekers - Knol, milletvekillerinin "şantaj" söylemine katılmadı.
Hollandalı hükümet üyesi, "Hep bir ağızdan yüksek sesle 'şantaj' sözcüğünü dillendirebilir ya da anlaşmaya bağlı kalmadıklarını söyleyebiliriz ama bu sorunu çözmez" dedi.
Broekers - Knol, sorunun çözümü için, Avrupa tarafından Türkiye'ye daha fazla para verilmesi fikrine olumlu yaklaştıklarını belirterek, "Ankara'nın, mültecileri almak için daha fazla para talebine" hayır demeyeceklerini söyledi.
"TEK YÖNLÜ BİR SÜREÇ OLMAZ"
Hollandalı bakan yardımcısı, bunun karşılığında Türkiye'nin yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini vırgulayarak, "Bu, tek yönlü bir süreç olamaz" dedi.
Avrupa Parlamentosu (AP) Milletvekili ve eski Türkiye Raportörü Kati Piri ve eski Hollanda Dış Ticaret Bakanı Lilianne Ploumen de, Türkiye - Suriye sınırındaki yeni durumu da dikkate alarak Ankara ile acilen yeni anlaşmalara ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
Muhalefetteki İşçi Partisi'ne (PvdA) mensup iki milletvekili, birlikte kaleme aldıkları ortak açıklamda, AB tarafından Ankara'ya, vizesiz seyahat ve savunmasız mültecilerin yeniden yerleştirilmesinden, katılım müzakerelerini hızlandırmaya kadar verilen vaatlerin yerine getirilmediğini vurguladılar.
Mülteci krizini AB için bir skandal diye değerlendiren Hollandalı parlamenterler, Avrupalı liderleri, "devekuşu politikası izlemekle" ve Türkiye'ye yeterince mail destekle bulunmamakla suçladılar.
Piri ve Ploumen, "Bizim açımızdan, Türkiye'de mültecilerin kabulü için mali desteğin sürdürülmesi gerekiyor. Ancak bu, Türkiye'deki insan hakları durumuna yönelik eleştirileri dile getirmeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Türkiye'de insan hakları savunucuları, STK ve gazeteciler için de bir fon olmalı" dedi.
Türk-Yunan sınırındaki duruma ilişkin gelişmeler, Brüksel'de Çarşamba günü AB temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirilecek acil istişare toplantısında ele alınacak.
